MİLLİYET – 5 NİSAN 2017 ÇARŞAMBA  –  ALİCE

Başarılı olanlara destek vermek yerine, köstek olmayı tercih ederiz. Bir şekilde aramızdan sivrilip yukarı çıkanları, paçasından tutup, aşağı indirmeye çalışırız.

Yeniliklere açık değiliz.

Her “yeni”ye karşı direnç gösteririz. 

Sosyal medya hayatımıza girdikten sonra Youtube, Facebook, Twitter ve Instagram fenomenlerini “Kim bunlar? Bugün var, yarın yoklar” diye dikkate almayan meslektaşlarımız var.

Onlardan değilim. Başta Instagram olmak üzere aktif bir sosyal medya kullanıcısıyım. Sosyal medyadan edindiğim takipçiler sayesinde yazılarımın daha geniş kitlelere ulaştığını biliyorum.

Her alanda olduğu gibi sosyal medyada da sahtekârlığa başvurup, parayla takipçi ve beğeni satın alanlar yok mu?

Dünya kadar… O nedenle, takipçi sayılarına aldanıp herkesi “fenomen” sanmamak, gerçeği öğrenmek için araştırmak şart…

Çeşitli ülkelerden sosyal medya fenomenleri “Inflow Travel Summit 2017” adlı bir grup oluşturdu.

Dünya çapında toplam 66 milyon takipçisi olan 60 seyahat blogger’ı ve sosyal medya fenomeni 18-19 Nisan’da İstanbul’da olacak. Grup, Türkiye turlarına 20-23 Nisan tarihlerinde Antalya’da devam edecek.

Bakalım bu fenomenler Türk turizmine ne kadar katkı sağlayacak?

CANNES’DAKİ TV FUARI VE DİZİ SEKTÖRÜNÜN DURUMU

Türk televizyon yöneticileri, dizi yapımcıları ve başrol oyuncularının bir kısmı güney Fransa’da şu aralar. Çünkü MipTV Fuarı var Cannes’da…

TV kanalları ile yapımcıların repertuvarlarındaki dizi ve formatları dünyaya pazarladıkları Cannes’daki fuarın gözdelerinden biri yine Türkiye…

Festivalin hashtag ve sosyal medya hesabına bakınca, Türk dizilerini ve yıldızlarını sadece Türklerin değil, dünyanın pek çok ülkesinden hayranlarının da paylaştıkları görülüyor orada.

Türkiye’ye yılda 200 milyon dolar getiren dizilerimizin sırrını dünya çözmeye çalışırken, “Dışı seni, içi beni yakar” durumu da var ortada.

Türk dizilerinin elde ettiği onca başarıya rağmen, maalesef televizyon yöneticileri “deneme yanılma” yöntemini kullanıyor hâlâ…

Şayet kanal yöneticileri, Türk izleyicisinin hangi gün ne tür dizi izleyeceğinin formülünü bulmuş olsa, büyük paralar ve umutlarla çekilen onca yapım, yenilir miydi “reyting canavarı”na?

Tutmadığı için kaldırılan dizi sayısı, ekranlardakilerden fazlaysa, bir kanalın tutan bir işinin benzerini rakipleri de yapıyorsa, sektörün emekçileri “Yerli dizi, yersiz uzun” diye isyandaysa, durup biraz düşünmek gerekir bu noktada…

TARKAN’LA GELEN ÖDÜL

Yayın hayatında 17 yıla giren magazinci.com “Yılın en iyileri”ni ödüllendirdi. Nurettin Soydan’ın sahibi ve yayın yönetmeni olduğu site, “Bir Megastar Tarkan” kitabıyla beni “Yılın yazarı” seçti.

Şimdiye kadar çok ödül aldım. Sunuculuğunu Ece Vahapoğlu’nun yaptığı Wyndham Grand İstanbul Hotel’deki gecede aldığım bu ödül benim için bir ‘ilk’ti… Yazdığım ilk kitaptan ödül almak acayip mutlu etti beni… Şu sıralar başka bir kitap üstünde çalışıyorum. Çocukluğundan bugüne onunla yolculuk yapanlara Sezen Aksuyu anlattırıyorum. O yüzden Tarkan kitabı için aldığım     bu ödül, “Bizim Sezen” için bana enerji takviyesi gibi oldu.

GÜNÜN SÖZÜ
Bilirsin; cehennem ateşi, kadının öfkesi yanında sönük kalır. (‘Supernatural’ dizisinden)