MİLLİYET CADDE – 1 Kasım 2012 Perşembe  ALİCE

İnsanların, yaptıkları işlerini yazdığım, ama isimlerini açıklamadığım kişilerin kimler olduğunu merak edeceklerini tahmin ediyordum ama bu kadarını da beklemiyordum. Kimi, kendince yaptığı tahminin doğru olup olmadığını test etmek istedi. Kimi, “Meraktan çatlamak üzereyim, söyle şunların isimlerini” dedi.

‘İşadamı ile sunucunun şantaj, tehdit ve kürtajla biten ilişkisi’ne dair yazım üzerine o kadar çok telefon, tweet ve eposta aldım ki, anlatamam.
“Seviyeli başladı, seviyesiz bitti” başlıklı yazımın son zamanlarda en çok reaksiyon aldığım yazı olduğunu söyleyebilirim, gönül rahatlığıyla.
İnsanların, yaptıkları işlerini yazdığım, ama isimlerini açıklamadığım kişilerin kimler olduğunu merak edeceklerini tahmin ediyordum ama bu kadarını da beklemiyordum.
‘Kamu merakı’ denen şey işte bu.
Kimi, kendince yaptığı tahminin doğru olup olmadığını test etmek istedi.
Kimi, “Meraktan çatlamak üzereyim, söyle şunların isimlerini” dedi.
“Ali söylemiyor, bari sen söyle” diye eşimi arayanlar bile oldu.
Telefon açıp, “Bugünkü yazınla ilgili gazeteciler niye beni arıyor?” diye soran sunucu bile oldu.
En çok baskı da medyadaki arkadaşlardan geldi.
Hepsi de, o sunucuyla işadamının isimlerini istedi.
Takvim gazetesi, yazımı alıp, “Kim bu patron?” diye haber yaptı birinci sayfasından.
Televizyonlardaki magazin programlarında uzun uzun tartışıldı konu.
Bir kez daha vurgulamak  isterim ki, onlardan biri itiraf  etmedikçe, ben asla zikretmeyeceğim isimlerini.
O yüzden rahat olsunlar, ama bir daha da böyle şantaja tehdite kalkışmasınlar.
Ne onlar, ne de başkaları.
“Seviyeli başladı, seviyesiz bitti” başlıklı yazımda belirttiğim benim için aslolan ‘kamu merakı’ değil, ‘kamu yararı’dır ilkesinin altını bir kez daha çiziyorum ve bu olaya kendi açımdan noktayı koyuyorum.

KARADAĞLI, ATV’DE YARIŞMA SUNACAK

ATV’de çok yakında yeni bir yarışma başlayacak. Orijinal adı ‘Trust’ olan yarışmayı kanal ‘Güven Bana’ adıyla getirecek ekrana. ‘Güven Bana’, ilginç bir format ve bilgi yarışması.
Birbirini tanımayan iki kişinin yarışacağı programda, final yaklaştıkça yarışmacıların alacakları riskler de artacak.
Ama öte yandan yarışmacılar birbirleriyle anlaşırsa ödülü paylaşabilecek. Tabii bunun için en önemli şey, yarışmacıların birbirine güvenmeleri. Yarışmanın adının ‘Güven Bana’ yapılma nedeni de zaten bu.
ATV’nin şimdilik haftada bir gece yayınlanması planlanan yeni yarışmasının sunucusu Tamer Karadağlı oldu.
ATV İç Yapımlar’ın hazırladığı yarışma perşembe akşamları ‘Kurtlar Vadisi Pusu’nun ardından ekrana gelecek.

‘NiHAT DOĞAN, SKEÇTEKi HAYALi ŞiRKETE DAVA AÇMAYA KALKTI!’

Tvem’de salı akşamları yaptığımız ‘Magazin Meydanı’nda bu hafta konuklarımızdan biri son zamanlarda yıldızı parlayan komedyen İsmail Baki Tuncer’di.
Fox’taki ‘İsmail Baki TV’ programında yaptığı skeçler ve taklitler, özellikle gençler tarafından çok beğenilen biri İsmail Baki.
Aziz Yıldırım, Adnan Oktar ve Nihat Doğan taklitlerini izlemediyseniz, şiddetle tavsiye ederim youTube’daki videolarından birini seyretmenizi.
İsmail Baki’yle yıldızı barışık olmayanlar da var; örneğin Nihat Doğan.
Yaptığı taklitlerle kendisini itibarsızlaştırdığı iddiasıyla mahkemeden taklit yasağı aldırmayı düşünen Nihat Doğan’la İsmail Baki arasında geçen bir olayı anlattı genç komedyen ‘Magazin Meydanı’nda, vallahi koptum o anda. İşte Tuncer’in canlı yayında anlattığı o olay:
“Programda yaptığım skeçlerden biri de bal reklamıydı. Çünkü o aralar ha bire bal tanıtımları yapılıyordu ekranlarda. Yelkovan Bal diye bir marka uydurdum ve Nihat Doğan tiplemesiyle geçtim kamera karşısına. Onun üslubuyla tanıttım balı. Ertesi gün Nihat Doğan’ın menajeri beni aradı ve ‘Nihat Bey o şirkete dava açacak’ dedi. Dedim ki ne şirketi? Yok öyle bir firma. Hepsi uydurma. Öyle bir bal firması var da ben Nihat Doğan olarak o reklamda oynadım mı sanıyorsunuz siz?”

‘BİLGİLENDİREN PROGRAM YOK!’

Almanya’da yaşayan Tuncay Uluca adlı okurumuz, ‘Yeteneksizsiniz’ yazım üzerine şöyle bir eposta yolladı:
“Size Almanya’dan yazıyorum ve yazdığınız yazıyı okudum, tebrik etmek isterim. Uzun zamandır birileri (yazar kişilerden) çıkıp bu saçma sapan TV yapımlarına fikrini söyler diye ümit etmiştim.
Ben şahsen Türk programlarına bakmamaya gayret gösteriyorum.
Çünkü insanlar böyle şeylere baktığı zaman iyice aptallaşıyor.
Ben Alman programlarından daha çok bilgi ediniyorum.
Türkiye’de hiç doğru düzgün eğitici ve bilimle alakalı programlar yapılmıyor.
Sanki dünyada Almanlar değil de biz bir numarayız.
Hep eğlence, dans ve müzik.”

GÜNÜN SÖZÜ
Şüphe, kemiren fakat öldürmeyen bir zehirdir. (Raif Necdet Kestelli)