MİLLİYET CADDE  –  27 Eylül 2012 Perşembe  ALİCE

Kanal D, ‘Kötü Yol’ ve ‘Kayıp Şehir’le tutunamadığı güne ‘Veda’yı yerleştirdi. Bakalım ‘Veda’, perşembenin Kanal D için zayıf halka olmasını önleyebilecek mi? Dizinin Kanal D’yi birinci yapması çok zor, ama ikinci yapması ihtimal dahilinde…

Kanal D’nin ilk bölümünü bu akşam yayınlayacağı ‘Veda’yı pazartesi akşamı Kanyon’daki galasında izledim.
Trabzonspor’la Fenerbahçe yılda iki kez karşı karşıya geliyor bir sezonda.
Kanal D yöneticileri Galatasaray veya Beşiktaşlı ki tam da FB-TS maçıyla aynı saate koydular ‘Veda’nın gösterimini.
Biz ‘Veda’yı izlemeye başladığımızda maç yeni başlamıştı. Maç bitti, biz hâlâ ‘Veda’yı izliyorduk.
Anlayın artık ilk bölümün uzunluğunu.
Peki Ayşe Kulin’in aynı adlı eserinden televizyona uyarlanan ‘Veda’ nasıl bir dizi?
Ayşe Kulin’in kitabını okumadım, ama dizinin cast aşamasında senaryosunu okudum.
Medyapım’ın ‘Veda’ için teklif götürdüğü oyunculardan biri, “Vakit bulup da okursan ve görüşünü söylersen sevinirim” diyerek senaryoyu bana verdi.

Senaryosu çok değişti

Okuduğum o senaryonun bana kasvetli geldiğini, önce o oyuncuya, sonra Medyapım’ın Genel Müdürü Fatih Aksoy’a söyledim.
Aksoy da, “Senaryoyu çok değiştirdik” dedi.
Aksoy’un dediği gibi okuduğum senaryoyla izlediğim bölüm arasında tempo açısından bayağı fark vardı.
Artık senarist mi, yoksa yönetmen mi maharetini gösterdi bilmiyorum, izlediğim ‘Veda’, okuduğum ‘Veda’dan çok daha tempoluydu.
Eskiden perşembe akşamları ‘Fatmagül’ün Suçu Ne?’ sayesinde Kanal D hep birinciydi.
Bu sezon perşembe akşamları ‘Kötü Yol’u yayınladılar olmadı, ‘Kayıp Şehir’i koydular o da doldurmadı ‘Fatmagül’ün yerini.
Kanaatim o ki ‘Veda’, ikisinden de daha iyi iş yapacak bir dizi gibi.
‘Kayıp Şehir’i cuma günü ‘Yalan Dünya’nın ardına koyan Kanal D, ‘Veda’’yla perşembe akşamlarını geri alabilir mi?

Kadınlar sever böylesini

‘Veda’ orta yaş ve üzeri kadınların ilgisini çeker, ama gençleri sarmaz.
Çünkü dizinin dilini anlamaları zor.
‘Maliye Nazırı’nın ne olduğunu bilmeyenlerden izlemesini beklememek gerekir ‘Veda’yı.
‘Zengin Kız Fakir Oğlan’ı yayınlayan TRT, TNS’in ölçümlerinde olmadığından Kanal D’nin ‘Veda’yı yayınlayacağı saatte iki ciddi rakibi var.
Biri ATV’deki ‘Kurtlar Vadisi Pusu’, diğeri Show TV’nin ‘Suskunlar’ı.
‘Kurtlar Vadisi Pusu’ malum, genellikle erkeklerin, ‘Suskunlar’ gençlerin izlediği bir dizi.
Ne kalıyor geriye?
Kadınlar.
O yüzden ‘Veda’nın şansı var.
Reytingte hâlâ haftanın dört gününü birinci, iki gününü ikinci götüren Kanal D’nin üçüncü olduğu tek gün Perşembe.
Kanal D, ‘Kötü Yol’ ve ‘Kayıp Şehir’le tutunamadığı güne ‘Veda’yı yerleştirdi.
Bakalım ‘Veda’, perşembenin Kanal D için zayıf halka olmasını önleyebilecek mi?
Mehmet Aslantuğ, Fahriye Evcen, Maral Üner, Jale Arıkan ve Burak Yamantürk’ün başrolleri paylaştığı ‘Veda’nın Kanal D’yi birinci yapması çok zor ama ikinci yapması ihtimal dahilinde.

FB iLE OYNAYANLAR TÜRK TAKIMI DEĞiL Mi?

Fenerbahçe-Trabzonspor maçından bir gün önce iki takımın şimdiye kadar oynadıkları maçların gollerinden bir derleme vardı Lig TV’de.
Lig TV’nin maç anlatan meşhur bir spikeri var; ismini vermiyorum, o biliyor kendini.
Trabzonspor gol attığı zaman, “Dakika 48, Fatih’in golüyle Trabzonspor 1-0 öne geçti” diyen spiker, Fenerbahçe beraberlik golünü attığında nasıl bağırıyor bir görseniz!
“Gooll… Goollll… Gooolll… Tuncay attı… Tuncay attı… Fenerbahçe-Trabzonspor karşısında beraberliği sağladı.”
Rakip takım kim olursa olsun Fenerbahçe gol attığı zaman hep böyle bu spiker.
90 dakikalık maçta çok göze batmayabilir bu.
Ancak Fenerbahçe’nin bir takımla yıllar içinde yaptığı müsabakaların golleri peş peşe ekrana getirildiğinde bu spikerin taraftarlığı öylesine açığa çıkıyor ki!
Fenerbahçe’yle maç yapanlar Türk değil de sanki ‘düşman ülke’ takımı.
Maç günü ortamı daha da germeme adına yazmadım bu konuyu.
İstedim ki ortam normale dönsün ve Lig TV yöneticileri, alsınlar eline birer kronometre, oturup izlesin, pazar günü yayınladıkları dünden bugüne Fenerbahçe-Trabzonspor maçlarının gollerinin ekrana getirildiği o bantı.
Bir kenara not etsinler Fener gol attığında bu spikerin bayram ediş süreleriyle, Trabzon gol attığında yaptığı anonsu.
Üzülerek göreceklerdir aradaki bariz farkı.
Alex gol atınca, “Alex… Alex… Alex… Alex attı… Alex attı…” diye yırtınan spiker, neden bir defa bile olsun FB’ye gol atan TS’li futbolcunun ismini aynı şekilde telaffuz etmez?
İçinden gelmiyor çünkü.
Hatırlarsanız bir dönem Uzan Grubu, spikerlere maçları taraftar ağzıyla anlattırıyordu.
Bu spikerin onlardan hiçbir farkı yok ki!
Onlar hiç değilse aleni yapıyordu bunu.