MİLLİYET TELEVİZYON – 19 OCAK 2013 CUMARTESİ   –  ALİCE

Bünyesinde Kanal DCNN TürkD-Smart, D Yapım, In D House, netD, tv2, Euro D, Dream TV, DreamTürk TV, Radyo D, CNN Türk Radyo, Slow Türk, DMC, Doğan Teleshopping gibi şirketleri bulunduran Doğan TV Holding A.Ş., televizyon dünyasına girişinin 20. yılında güzel bir organizasyona imza attı.
Doğan TV Stüdyoları’nda yapılan  “2013 Fresh Mesh”in sloganı şuydu:
“İçerik, mesh dünyasını, yaratıcılık içerik dünyasını yönetir.”
BRS_8475-e1358575805202-1024x540Alanında uzman yerli ve yabancı katılımcıların konuşmacı olarak katıldığı “2013 Fresh Mesh”te ne söyleyecekleri en çok merak edilenler elbette ki televizyon dünyasının “dahi çocukları”ydı…
Kimler mi onlar?
Elbette ki “Aşk-ı Memnu”, “Yaprak Dökümü”, “20 Dakika”, “Fatmagül’ün Suçu Ne?”, “Ezel” ve “Karadayı” gibi yüksek reytingli dizilere imza atan Kerem Çatay ile “Muhteşem Yüzyıl”, “Suskunlar”, “Kavak Yelleri”, “Küçük Sırlar” gibi dizilerin yapımcısı Timur Savcı…

İşin sırrı samimiyette!

Hafızam beni yanıltmıyorsa Savcı ve Çatay, ilk kez bir etkinlikte yan yana geldi ve dizitutturmanın püf noktaları konusunda “2013 Fresh Mesh” katılımcılarına küçük ipuçları verdi.
Nasıl ki yiyecek, içecek konusunda marka olanlar, mesleki sırlarını açıklamıyorsa, onlar da öyle yaptı…
Kanal D Genel Yayın Yönetmeni Pelin Diştaş Yaşaroğlu’nun moderatörlüğündeki panelin konuşmacıları sadece Timur Savcı ve Kerem Çatay değildi. “Öyle Bir Geçer Zaman Ki” dizisinin yönetmeni Zeynep Günay Tan da panelin konuşmacıları arasındaydı.
Yaşaroğlu sordu, Savcı, Çatay ve  Tan, dizi konusundaki birikimlerini katılımcılarla paylaştı.
Kerem Çatay, Timur Savcı ve Zeynep Günay Tan’ın tutan diziler için söyledikleri şey aynıydı:
“Samimiyet… Bu duyguyu vermeyen hiçbir dizinin tutma şansı yok… Geldiğimiz noktada depresif işler internette büyük ilgi görüyor ama televizyonlarda iş yapmıyor. Günümüz televizyon izleyicisi artık, derin hikâyelerden çok, anlaması kolay dizilere ilgi gösteriyor.”

KEREM ÇATAY:
Bilim kurgu dizilerini de denemeliyiz

BRS_8584 “Aslında dizi sektöründe yapılmadık iş kalmadı. Bilim kurgu işleri Amerika’da çok yaygın. Çekilen ve büyük ilgi gören işlerin çoğu bilim kurgu, ama bu tarz bizde dizi olarak henüz denenmedi. Bir denemek lazım.
Ay Yapım olarak şimdiye kadar ne dönem ne de edebiyat uyarlaması konusunu ilk yapan biz değiliz. Örneğin ‘Yaprak Dökümü’ daha önce yapılmıştı. ‘Ne yaptığınızdan çok, nasıl yaptığınız önemlidir’ parolasıyla yola çıktık.
Dizi işinde başarılı olmanın formülü yok. Tamamen içgüdüsel hisler ve koku almayla ilgili bir durum bu.
Bizim işte egoyu yönetmen de çok önemli… Başarılı işler yapıyoruz, ama bunları ne kadar sürdürebiliyoruz? Dizi işinde aslında star olan proje, kral senaryo, seyirci de imparatordur. Biz ‘Karadayı’da altıncı bölümden itibaren izleyicilerden gelen yorumlara göre senaryoyu yönlendirmeye başladık ve reytingler arttı.”

TİMUR SAVCI:
Muhteşem Yüzyıl, Osmanlı’nın gücünü yansıtıyor

BRS_8475-e1358575805202-1024x540 “Çok reyting getireceğini öngörsem bile, hoşlanmayacağım işi yapmamaya özen gösteriyorum.
Dünyada çok başarılı olmuş dönem işleri vardı, ama bizde yoktu. Biz niye Osmanlı’nın ihtişamını, gücünü yansıtan iş yapmıyoruz fikrinden çıktı ‘Muhteşem Yüzyıl’… Bu amaçla 1.5 yıl tarihçilerle birlikte çalıştık. Kostüm çalışması 6.5 ay sürdü. Gençlik dizilerinden kazandığım paranın tamamını ‘Muhteşem Yüzyıl’a yatırınca, biraz da ‘ya tutmazsa’ korkusuyla daha önceTürkiye’de yapılmış bütün tarihi işleri izledim ki, aynı hatayı biz de yapmayım dedim. Seyrettiğim o işlerde güç eksikti… Hiçbirinde Osmanlı’nın o gücü yoktu. Bir gece kostümleri hazırlayan ekibe daha ihtişamlı şeyler istiyorum dedim. Aylarca çalışan ekip çok bozuldu bana. Kimi küstü, kimi işi bıraktı. İyi ki öyle yapmışım ve ‘Muhteşem Yüzyıl’ doğdu. Bugün Türk dizileri artık geniş bir coğrafyada yayınlanıyor ve büyük ilgi görüyor. O anlamda evrensel bir iş yapıyoruz artık. O nedenle çektiğimiz dizilerin akıbetini, sadece reytingler belirlemeli. Sonuçta biz bu reytinglere göre iş çıkarmak durumundayız,ama bu evrenin yanı sıra sosyal medya ve internetteki izlenmeler de bir şekilde dizilerin reytinglerine dahil edilmeli.”

Diştaş, medya programı yapmalı

BRS_8584-1 Kanal D Genel Yayın Yönetmeni Pelin Diştaş Yaşaroğlu’nu çok fazla tanımıyorum. Eğitimi nedirbilmiyorum, ama “Fresh Mesh”te moderatör olarak izlediğim Yaşaroğlu,
her hafta bir medya programı yapsa ve  “Fresh Mesh”teki soruların benzerlerini stüdyoda konuk edeceği ünlülere yöneltse çok başarılı olur. Tabii Diştaş’ın yönelttiği samimi sorulara, aynı samimiyette yanıt verecek konuklar ağırlaması koşuluyla…

Gani ve Pucca’dan ‘İstanbul’un Kızları’

Gani Müjde ve ekibi harıl harıl yeni projeleri “İstanbul’un Kızları” üstünde çalışıyor şu  aralar…
“İstanbul’un Kızları” projesi için ünlü Pucca’yı da senaryo grubu “Tükenmez Kalem” ekibine dahil eden Gani Müjde’nin yeni dizisi hakkında söylediği şu: “Anadolu’dan üniversite okumak için İstanbul’a gelen üç genç kızın maceralarını anlatacağız bu gençlik ve komedi dizisinde. Aynı evde kalan, ama okuldan atıldıklarını ailelerinden gizleyen bu kızların yeni hedefleri ortaktır. Üçü de zengin birer koca bulup, sınıf atlama peşine düşer. Onlar artık her sabah okumak için üniversiteye değil, hayallarini gerçekleştirecek erkekleri bulmak için en popüler spor salonlarına ve beş yıldızlı otellere gider.”
Yapımcılığını Süreç Film – Ali Gündoğdu’nun üstleneceği dizinin  yönetmenliğini büyük ihtimalle ekrana veda eden “Hayatımın   Rolü”nü çeken Sadullah Celen  yapacak.
Dizi için atv ve Show TV ile görüşmelerini sürdüren Gündoğdu ve Müjde, üç genç kızı oynayacak isimleri henüz belirlemedi. Ali Gündoğ-du’nun tercihi popüler üç kadın oyuncuyla anlaşıp çekimlere başlamak, Gani Müjde’nin tercihi ise tanınmamış üç genç kızı oynatıp yan karakterlerde tanınmış oyunculara rol vermek.

“Doksanlar” çok yakında

Yeni bir dizi hazırlığında olan bir isim de Birol Güven.
TRT 1’de yayınlanan “Seksenler” dizisinin iyi reyting almasından cesaret alan Birol Güven ve ekibi “Doksanlar” adlı bir dizi yazıyor şimdi. Bir yandan senaryo yazımı, bir yandan da dekor çalışmaları sürüyor. Mint Yapım, “Doksanlar”ı doğal ışıkta çekmek için Darıca’da açıkhava dekoru yapacak. “Doksanlar”ın henüz kanalı ve oyuncu kadrosu netleşmedi, ama pek yakında belli olacak işin rengi! “Doksanlar”, iki kardeş arasında miras paylaşımı yüzünden yaşananları, bu kavganın onların çocuklarını nasıl etkilediğini ekrana taşıyacak.